4 Kasım 2014 Salı

 Neşe kaynağım...



     Ev hayvanlarını çok severim aralarından en çok ta Muhabbet Kuşlarını. Nedeni ise adında saklı     -Eğitebilirsen- "muhabbet" edebilmeleri. (Benim ki daha muhabbet edemedi beni eğitiyor yakında ben konuşacağım:)) Hep ister dururdum. Eşimde gönlüm olsun diye konuşan cinslerinden bir tane aldı. Ama fazla dayanamadı. Öldü. Nedenini tam olarak bilemiyorum. Eşime göre sebebi bendim. Kuş hastalandı. Bende yıkadım, vitamin verdim, ısıtıcının üzerine koydum çabuk iyileşsin diye. Tabii o da bu ilgiye dayanamadı.Eşim ilk kuşun akıbetini bildiği için tekrar aynı duruma düşmek istemedi. Beni de hiç kırmadı hep erteledi. :)) Ne kadar ölüm sebebi olduğuma inanmasam da eşimdir haklılık payı olabilir. :) 

      Bu durum bundan bir kaç ay öncesine kadar böyle sürdü. Veee bi Muhabbet Kuşumuz oldu ama koruyucu aile konumunda yani süresi belli olmayan vekil sahiplik konumunda. Adını da Boncuk koydu-m-k. :)

       Kuşla ilişkimiz başlarda Vekil sahiplik-Aitlik iken şimdi bildiğiniz hani asker arkadaşlığı varya o yani. :) Benden kaçmak yerine elimi uzattığımda elimin üstüne geliyor, söylediklerimi dinliyor arada sevgisini göstermek için başı ile elimin üstünü okşuyor falan. Bu yeterli mi askerlik arkadaşı olmaya? değil tabii.  Zaten buraya kadar ki kısmını her Muhabet kuşu yapar. Ya bundan sonrasını? Bilmiyorum. Boncuk ilgi beklediği anlarda ama ilgilenmediğin zamanlarda önce ıslık çalar gibi ses çıkarır ve seni yanına çağırır sende yanına gidersin elini uzatırsın o da eline gelir. Eğer duymamış gibi yaparsan ıslık çalar gibi yapmayı bırakır bildiğin sesli sesli öter ve seni yanına çğırır. Zorla kendisi ile ilgilendirtir. (Başlar da böyle değildi yaşarken oldu.:)) Yani ona baktığımdan değil baktırdığından bugünlere geldik :)) 

       Boncuk'un teknoloji ile de arası iyi. Bazen fotoğrafını çekerim. Flash patlar. O kaçmak yerine poz verir. :)





       Yine böyle kuş hareketleriyle bir şeyler anlatmaya çalıştığı bir zamandı. İçtiği suyu üzerine atmaya çalışıyordu. Hemen sonrasında tüylerini kabartıyordu. Yıkanmak istediğini anladım. Mutfaktan çukur tabağın içine su koydum ve getirdim. Onun içine girdi. Rahat hareket edemedi. Bende yemek tabağı getirdim. Suyu onun içine koydum.  Gerisi aşağıdaki Video'da. (Video'nun sonu çok eğlenceli)




 En komik tarafı da suyu alıp götürdükten sonraki bakışlarında. Sanki "Nerde benim suyum? Nerde benim jakuzim? der gibi bakıyordu. :))

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails